Yeni Yayın
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Kızderbent: Emeklilerin Huzur Durağı ve Tarihle İç İçe Bir Köy
Kızderbent, Karamürsel’in en uzak ama en sempatik mahallelerinden biridir. Karamürsel’den sonra en eski belediye teşkilatına sahip olan bu yerleşim birimi, tarihi ve kültürel dokusuyla dikkat çeker. 1972 yılında belediye teşkilatı kurulmuş, ancak 2009 yerel seçimleri öncesinde belde statüsünden çıkarılarak Karamürsel’e bağlı bir mahalle hâline getirilmiştir.
1923 yılında imzalanan Lozan Antlaşması sonrası, Yunanistan’ın Selanik kentinden zorunlu göçle gelen 450 hanelik halk tarafından kurulmuştur. Göçmen halk, ilk dönemlerde ipek böceği yetiştiriciliği, tütün ve hayvancılıkla geçimini sağlamıştır. 1980’lerin başında Hereke’den gelen tüccarların teşvikiyle halı dokumacılığına yönelmiş, ancak bu sektörün gerilemesiyle birlikte yeniden tarıma dönülmüştür. Günümüzde ise üçüncü kuşak köy halkı, sebzecilik, meyvecilik ve hayvancılıkla uğraşmaktadır.
Kızderbent’in isminin kökeniyle ilgili birkaç farklı rivayet vardır. En yaygın anlatıma göre; Fatih Sultan Mehmet’in annesi hastalanır ve tedavisi için Bursa’nın İznik ilçesinde türbesi bulunan Alim Eşref Rumi Hazretleri önerilir. Sultan, bu zatı İstanbul’a getirmek için askerler gönderir. Askerler Altınova’dan dere yolunu takip ederek Ayazma Köyü’ne, ardından Valide Köprüsü üzerinden bugünkü Fevzi Çakmak Mahallesi’ne ulaşırlar. Geceyi Rumlar tarafından inşa edilen büyük bir handa geçirirler. Bu handa erkekler savaşta öldüğü için işletme kızlara kalmıştır. Bu nedenle askerler buraya "Kızderbent" adını verir. Bu ad 1457 yılından beri kullanılmaktadır. 1924 yılında Yunanistan’dan gelen mübadele göçmenleri de burayı aynı adla anmış, isim değişikliğine gerek duyulmamıştır.
Kızderbent, bir dönem 10 bin civarında bir nüfusa sahipken, günümüzde yaklaşık 1.500 kişi yaşamaktadır. Bu nüfusun büyük bölümünü emekliler oluşturmaktadır. Ancak özellikle bahar ve yaz aylarında köye dışarıdan çok sayıda ziyaretçi gelmektedir. Yunanistan’dan mübadele döneminde göç eden bazı ailelerin torunları da Kızderbent’e gelip atalarının izini sürmekte, özellikle paskalya döneminde köyü ziyaret ederek Çınaraltı’nda horon oynamakta, Kırsa (Kilise) Çeşmesi ve Maşatlık gibi tarihi noktaları gezmektedirler.
Kızderbent, Evliya Çelebi’nin Seyahatnâme’sinde de geçmektedir. Ünlü gezgin eserinde, buradan “kara üzümün meşhur olduğu yer” şeklinde söz etmektedir. Bu bilgi, bölgenin tarihi tarımsal zenginliğini de göstermektedir. Ayrıca Kızderbent’in çevresinde bulunan ormanlık alanlar, yürüyüş ve doğa sporları için elverişli rotalar sunmakta, ekoturizm açısından potansiyel barındırmaktadır.
Bugün Kızderbent, tarihiyle, kültürel dokusuyla, doğasıyla ve misafirperver insanlarıyla ziyaret edilmeye değer bir köydür. Emeklilerin huzur içinde yaşadığı bu mahalle, aynı zamanda gençler için doğayla iç içe zaman geçirebilecekleri sakin bir kaçış noktasıdır.
Bu Yayına da Bakın
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yorumlar
Popüler Yayınlar
Yıllar Sonra Bir Ziyaret Daha: Rum Torunları Kızderbent'te
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Kızderbent’in Sessiz Tanıkları: Yaşlılarla Birlikte Kaybolan Köy Kültürü
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Kızderbent'ten Yunanistan'a: Göç Eden Rumların Kültürel Mirası ve Unutulmayan Gelenekleri
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Osman Tekinbaş’ın Mübadil Yolculuğu: Darova’dan Kızderbent’e
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Mübadele Torunlarının Ziyareti: Kızderbent'te Ataların İzinde
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Kızderbent’te Hereke İpek Halıları: Kadınların Emeğiyle Dokunan Sanat
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Kızderbent’te Karla Kaplı Rotalarda Doğa Yürüyüşü
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Kızderbent: Tarihin ve Doğanın Kucaklaştığı Vadi
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Kocaeli Karamürsel’in Saklı Doğa Cenneti: Kızderbent Yürüyüş Rotası ve Şelale Keyfi
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Kızderbent’e Uzanan Zorunlu Göç: Hasan Akar’ın Ailesinin Darova’dan Anadolu’ya Yolculuğu
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Belde olarak kalsaydı göç vermeye devam eder miydi düşünmek lazım
YanıtlaSil